Page 62 - BAVU-Aktuel

Basic HTML Version

Hatice Karataş: Merhaba
Sadettin, 2011 yılında
Üniversite’ye başladın ve iki
yıllık süreç içerisinde birçok
çalışmada aktif olarak görev
aldın. Sence, Üniversite
başladığı noktadan geldiği
noktada ne durumda?
Sadettin Akça:
Öncelikle
merhabalar. Üniversitemiz
Öğrenci Konseyi’nde 1.dönem
Eczacılık Fakültesi Temsilcisi
olarak göreve başladım. Bu
süreç kuruluş evresine denk
geldiği için üniversitemizin
öğrenci merkezli gelişmesinde
katkıda olacak birçok
çalışmada ve projede görev
aldım. 2010 yılında kurulan
Üniversitemizin geçici öğrenim
yeri, 2011 yılında şuanda
bulunduğu ve kendisine ait
Fatih Kampüsüne gelmiştir.
İlk zamanlar fiziki şartlar
ve donanımlarda görülen
yetersizlikler oldukça kısa
sürede çok hızlı bir yol kat
edilerek giderildi. Hem
tarihi bina ve üniversitenin
yerleşimi hem de
hastanenin modernizasyon
çalışmaları paralel olarak
sürdürülüyordu. Bu süreci
hızlı geçirmesinin başlıca
sebepleri üniversitemizin T.C.
Başbakanlık Vakıflar Genel
Müdürlüğüne bağlı olmasıdır.
Sahibi devlet olması büyük
bir garanti. Diğer yandan
vakıf üniversitesi olmasının
avantajı ise devletteki gibi
yavaş işleyen prosedürlerin
olmaması. Resmi bir karar
verildiği zaman en kısa sürede
hayata geçiriliyor.
Hatice Karataş: Peki, güçlü
akademik kadro üniversite
yönetimine nasıl yansıdı?
Yönetici olarak ilk Rektör, ilk
Dekan, ilk Öğretim Görevlileri,
yani ilkler için nasıldılar?
Sadettin Akça:
Üniversitemiz
akademik kadrosu kuruluştan
itibaren özenle seçilerek
öğrenciler karşısına
çıkmaktadır. Bu süreçte
Üniversitemiz bünyesine
katılacak öğretim üyelerini
uluslararası yayın kriteri ile
seçen Kurucu Rektörümüz
Prof.Dr. Adnan Yüksel’in
büyük bir payı vardır. Kuruluş
evresinde yaptığımız bir
Rektör-Öğrenci Konseyi
toplantısında da bu konu ile
ilgili şu sözleri dile getirmişti:
‘’Her şeyin bir ölçütü vardır,
altın almaya gidiyorsunuz
gramla ölçülüyor, meyve
almaya gidiyorsunuz kilo ile
ölçülüyor, öğretim üyesinin
kalitesi de yayın ve patent
ile ölçülüyor. Temel Tıp
Bilimlerinde bir dal için 1 doç.
dr kontenjanı açtık, 5 hoca
başvurdu ama hiçbiri bizim
uluslararası yayın ve makale
kriterlerimize uygun değildi,
o yüzden sonuçlandırmadık.’’
sözleri Üniversitemiz
bünyesinde görev alacak
Akademisyenlerin nasıl
Üniversitemizde
‘Klinik Eczacılık’
bölümü açılmalı
Klinik Eczacılık ise
Sağlık Bakanlığının
yakın süreçle
hastanelerde
bulunmasını istediği
bir eczacı modeli.
Eczane Eczacısı,
Akademik Eczacı,
Klinik Eczacı, Endüstri
Eczacısı ve daha
saymadığım birçok
ilaç alanının her
basamağında Eczacı
etkin bilgisiyle aktif
olarak rol almaktadır.
Üniversitemizde
alışılmış eczacılığın
yanında öğrencisine
farklı olanaklarda
sağlayacaktır.
Sadettin Akça
Ögrenci Konseyi Eczacılık
Fakültesi Temsilcisi
2
011-2012 eğitim ve öğretim yılında Eczacılık
Fakültesine giren Sadettin Akça, üniversitede
kurulan Öğrenci Konseyi’nde 1.dönem Eczacılık
Fakültesi Temsilcisi olarak görev aldı. Popüler
ve sempatik tavırlarıyla üniversite bünyesinde ve
bölüm ile ilgili dış mekanlarda kısa sürede önemli bir
tanınırlık kazanan Sadettin Akça, Eczacılık Fakültesi
Dekanı Prof.Dr.Gülaçtı Topçu’nun enerjisine ve bilgisine
duyduğu büyük hayranlığıyla da biliniyor. Okumakta
olduğu branşın piyasa araştırmaları hakkında
detaylı bilgiye sahip olan Sadettin Akça, yurt dışında
okutulan Klinik Eczacılık Bölümünün Bezmialem
Vakıf Üniversitesinde de açılmasını istiyor. Üniversite
öğretim görevlilerinin tümünün öğrencilerin yanında
olduğunu belirten Sadettin Akça ile söyleştik:
60
Bezmiâlem
aktüel
/ Temmuz 2013