Basic HTML Version
Ders çalışmak bir
tıp öğrencisi için
olmazsa olmazdır
Genel olarak erkek akademik yöneticilerin içerisinde bir bayan akademik
yöneticisinizdir. Öğrencilere daha anaç yaklaşması gerekensinizdir. Evde
bir tek oğlunuz olsa da, üniversitede bir anda artık 40 kız ve oğlunuz daha
olmuştur. Bir üniversitenin başlangıç hikayesinde diğer tüm hocalarımız gibi,
Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Vekili Prof.Dr.Rümeyza
Kazancıoğlu’nun inkar edilmeyecek çok önemli hizmetleri vardır. Kazancıoğlu,
bugün ise yaklaşık 450 öğrenciye, tıpkı 2010 Nisanındaki 40 öğrenciye yaptığı
gibi yine annelik, hocalık ve yol göstericilik yapıyor…
Prof.Dr.Rümeyza KAZANCIOĞLU:
Tıp Fakültesi Dekan Vekili
Hatice KARATAŞ
Y
eni kurulmuş bir üniversitenin işi
çok olur… Sürekli çalışmak gerekir
ve dur durak bilmeden koşturmaktır
işin aslı. Oturmuş hiçbir sistem yoktur ve
bir anda 137 öğrenciniz olmuştur. Bu sayı
içerisinde 40’ı tıp fakültesi öğrencisidir
ve sizlere verilen görev de, bu çocukların
oturmuş bir üniversitedeymiş gibi eğitim
görmesini sağlamanızdır. Evet, göreviniz
tam da budur, hastanede çıkmanız
gereken poliklinik hastalarınızın yanı sıra,
şimdi de sorumlu olduğunuz öğrencileriniz
vardır. Fiziki şartların yetersizliği, sistemin
henüz oturmamışlığı sizi zorlamaktadır.
Genel olarak erkek akademik
yöneticilerin içerisinde bir bayan akademik
yöneticisinizdir. Öğrencilere anne şefkati
ile yaklaşmanız gerekiyor. Evde bir tek
oğlunuz olsa da, üniversitede bir anda
artık 40 kız ve oğlunuz daha olmuştur.
Bir üniversitenin başlangıç hikayesinde
diğer tüm hocalarımız gibi, Bezmialem
Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan
Vekili Prof.Dr.Rümeyza Kazancıoğlu’nun
inkar edilmeyecek çok önemli hizmetleri
vardır. Kazancıoğlu, bugün ise yaklaşık
450 öğrenciye, tıpkı 2010 Nisanındaki 40
öğrenciye yaptığı gibi yine annelik, hocalık
ve yol göstericilik yapıyor…
İstanbul Özel Amerikan Robert
Lisesi sonra İstanbul Üniversitesi Tıp
Fakültesine devam eden Bezmialem
Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan
Vekili Prof.Dr.Rümeyza Kazancıoğlu,
hekim olmayı maraton koşucusuna
benzetiyor… Tıp eğitiminin uzun soluklu
ve sabırla çalışmak gerektirdiğini
anlatan Kazancıoğlu, aynı zamanda tıp
okumanın ciddiyet gerektirdiğinin de
altını çiziyor. Ders çalışmanın bir tıp
öğrencisi için olmazsa olmazı olduğunu,
günü güne ders çalışılırsa ancak başarılı
olabileceğini belirten Kazancıoğlu, “Her
gün mutlaka o günün dersinin tekrarı
yapılarak, çalışılmalıdır. Aksi takdirde,
tekrar olmadığı zaman, bilgiler hafızadan
çabuk silineceğinden, sonraki gelen
konunun anlaşılması güç olur. Konuların
çalışılmak üzere biriktirilmesini çok da
önermiyorum. Bu durum sınav tarihi
yaklaştıkça öğrenciyi paniğe sürükler ve
başarılı olamayacağı fikrini hissettirir. Tıp
okumak demek hep ders çalışmak demek
olduğunu bilmektir. Hatta hekim olduktan
sonra da her gün ders çalışmanın
gerektiğini zaten söylememe de gerek yok
sanırım” diyor.
“Hekim olarak elbette zamanımızın
yüzde 70’i mesleğimizle geçse de kalan
yüzde 30’luk bölümde ailelerimize ve
32
Bezmiâlem
aktüel
2013 / 2