Page 41 - aktuel

Basic HTML Version

Piyasada etkili dozları
içermeyen veya kalitesiz
hammadde taşıyan işe
yaramayacak şekilde birçok
ürün yer almaktadır. Bunların
etiketleri ve reklamları da
halkı yanıltmaktadır. Sağlığı
korumak ve zarar görmemek
adına güvenilir firmaların
ürünleri tercih edilmelidir.
Bilimsel araştırmalarla
desteklenmiş olarak güvenli,
etkin ve kaliteli üretimi yapılan,
Doğal İlaçlar; uygun dozda ve
sürede kullanılırsa gerçekten
işe yaramaktadır. Bu ürünlerin
geri ödemesi yoktur (devlet
ödemez), getirisi ilaç firmaları
için yok denecek kadar azdır,
çoğunun patenti alınamaz. Bir
maddenin ilaç olabilmesi için
ise inanılmaz prosedürlerden
geçmesi gereklidir. Her şeyden
önce bir patenti olmalıdır.
Patent yoksa hiçbir ilaç firması
bu yorucu ve pahalı prosedürleri
uygulayıp sonra da pazarda
burnunun dibinde muadilcileri
görmek istemez. Çünkü yatırım
geri dönüşünü kazanabilmek
için yıllara ihtiyacı vardır ve
pazarda tek olmaz ise bu
kazancı sağlayamaz. Bitkisel
ilaçlarda patent kuralları
işlemediğinden, fitoeşdeğer
olması biyoeşdeğer olduğundan
muadil üretmek kolaydır ve
bu nedenle batılı ilaç firmaları
bitkisel ilaçlardan doğal olarak
hoşlanmazlar ve üretmek
istemezler.
Doğal ilaçlarla ilgili bir sorunuz
olduğunda kime soracaksınız?
Doktorunuzdan veya
Eczacınızdan geçerli ve
doğru yanıtlar alabilirsiniz.
Almanya’da Tıp Fakültelerinde
bitkisel ve doğal ilaçları öğrenen
bu konuda ders alan doktorlar,
hastalarına bu doğal ilaçlar
için reçete yazarlar. Yapılan
araştırmalara göre Alman
doktorların % 80’i bitkisel ilaçlara
reçetede yer vermektedir.
Bazı ülkelerde ise; bizim
ülkemizde olduğu gibi Tıp
Fakültelerinde “Bitkisel ilaçlar”
ve “Doğal ilaçlar” ile ilgili ders
almamışlarsa çoğunluk bunun
doğru olmadığını düşünür
ve tamamen karşı çıkarlar.
Hastaların kullanayımmı
sorularına; “Ben inanmıyorum”
, “faydası yok” “sakın kullanma”
gibi cevaplar verir. Halbuki bazı
hastalıklarda bilimsel olarak
bunları tedavide ya da tedaviye
yardımcı olarak kullanan
hekimler çok başarılı sonuçlar
almaktadır.
Artık doğal tedavileri ve
ilaçları akıllıca kullanarak, bu
ilaçların muazzam potansiyelini
anlamak ve anlatmak
zamanıdır. Bu “mucize ilaçların”
geniş yararlarını bilmek ve
onlardan yararlanabilmek üzere
çalışılmalıdır.
İşte tam burada geleceğin
eczacılarına çok büyük
görev düşmektedir. Özellikle
Üniversitemiz Eczacılık
Fakültesinde öğrencilerimizin
eğitimi sırasında kuramsal
derslerin yanı sıra uygulama
dersleri de çok önemli bir yeri
doldurarak bu büyük görevi
yerine getirebilecek bilgi ve
donanımla yetişmelerini
sağlayacaktır. Beş yıllık
eğitim süresince özellikle
Farmasötik Botanik (Eczacılıkta
ve ilaç sanayiinde kullanılan
bitkilerin tanıtılması) ve
Farmakognozi (Doğal ilaçlar
ve hammaddeleri) derslerinde
öğrencilerimize tıbbi bitkileri:
canlı, kurutulmuş bitki örneği ve
drog örneklerinden laboratuvar
çalışmalarında inceleme
imkânı sağlanmaktadır.
Ayrıca Bezmialem Vakıf
Üniversitesi olarak, bu
laboratuvar çalışmalarının
yanında Herbaryum,
Arboretum, Botanik ve Tıbbi
Bitki Bahçeleri gibi özellikle
eğitim amacıyla kurulmuş
olan merkezlere bilimsel
gezilerin gerçekleştirilmesini
çok önemsemekte ve
öğrencilerimizin bitkileri yerinde
görmesi ve incelemesi imkânı
sağlanmaktadır.
Bu amaçla geçtiğimiz
eğitim ve öğretim yıllarında
İstanbul’da var olan az sayıdaki
merkezlerden bazılarına ders
uygulamaları için bilimsel
geziler düzenlenmiştir.
Özellikle temalı bahçelerden
olan Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler
Bahçesi’ne ait koleksiyon
Farmasötik Botanik ve
Farmakognozi derslerinde ismi
geçen bitkileri topluca görme
fırsatı vermesi nedeniyle çok
önemlidir. Ayrıca Zeytinburnu
Tıbbi Bitkiler Bahçesi
bünyesinde oluşturduğu
koleksiyonlarından Fakültemize
sağladığı kuru bitki örneği,
drog desteği ve bahçeden canlı
olarak temin edilen tıbbi bitki
örnekleri ile Eczacılık eğitiminde
çok gerekli olan malzeme
teminiyle öğrencilerimize çok
büyük bir destek vermektedir.
Bu vesileyle Zeytinburnu Tıbbi
Bitkiler Bahçesi ile Eczacılık
Fakültemizin oluşturduğu
işbirliği kapsamında
bilgi vererek bu merkezi
üniversitemize tanıtmak
istedik.
Zeytinburnu Tıbbi
Bitkiler Bahçesi
Zeytinburnu Belediyesi ile
Merkez Efendi Geleneksel
Tıp Derneği’nin yürüttükleri
projeler sonucunda 2005
yılında açılan Zeytinburnu Tıbbi
Bitkiler Bahçesi’nin geçmişle
günümüzü buluşturma
amacıyla oluşturduğu hedefleri
arasında;
• Tıbbi bitkileri araştırmak,
üretmek, tanıtmak
• Bitki çeşitliliğinin korunup
geliştirilmesine katkıda
bulunmak
• Eğitim programları için
çalışma alanı ve materyal
sağlamak
• Tıbbi bitkilerin etkin ve güvenli
kullanımlarını teşvik etmek
• Tıbbi floradan faydalanma
konusundaki çalışmalara zemin
oluşturmak yer almaktadır.
1460 yılında Denizli’nin Buldan
ilçesine bağlı Sarımahmutlu
köyünde doğan Merkez
Efendi’nin tıp bilgisi oldukça
kuvvetliydi. Manisa’da
bulunduğu sırada ilkbaharda
yetişen 41 çeşit baharat
ve şifalı ottan yapılan bir
macun yaptı. İlk olarak Yavuz
Sultan Selim’in eşi Ayşe
Hafsa Sultan hastalanınca
40
Bezmiâlem
aktüel
2013 / 2