Page 54 - aktuel

Basic HTML Version

programlarına devam ettim.
Hepsinin çok faydasını
gördüm Türkiye’deki kariyerim
sırasında.
Deneysel Beyin felci ve
kardiyovaskuler hastalıklar
konularında alanında çok
iyi bilim adamlarıyla SCI/
çok sayıda İmpact Faktörü
yüksek dergilerde makaleler
yayınladık.
Hatice KARATAŞ: Öğrenciyken
bilim insanı olmaya nasıl
karar verdiniz? Madame Curie
gibi bir rol modeliniz oldu mu?
Tıpkı Curie’lerde olduğu gibi,
bildiğim kadarıyla eşiniz de
bir bilim insanı, ailece bilim
için çalışmak nasıl bir hayat
programı gerektiriyor?
Doç.Dr.Ülkan KILIÇ:
Öğrenciyken DNA ve
moleküler biyoloji ile tanıştım.
İlk kez DNA izole ettiğim günü
ve heyecanı hiç unutamam.
Bu benim kariyerimi
yönlendirdi.
Evet eşimle 2001 den beri
birlikte çalışıyoruz. Bizim
mesaimiz hiç bitmez. İyi
bir grubuz. Almanya’da
da İsviçre’de de Türkiye’de
de yetiştirdiğimiz ekiple
başarılı çalışmalara imza
atıyoruz. Hala yurt dışı
ortak çalışmalarımız devam
ediyor. Başarı ekip işidir. Bu
yoğun tempoda karşılıklı
destek ve anlayış olmadan
başarı ve ailede mutluluğu
yakalamak imkansız
olurdu. En büyük desteği
de 8 yaşındaki kızımızdan
alıyoruz diyebilirim.
Yanımızda üniversitede
büyüdü. 3 yaşında mikroskop
kullanıyordu. Öğretmenleri
Fen Bilimleri laboratuvarında
deney yaparken hayretler
içinde kaldıklarını söylediler.
Normal çocukların yeni
öğrendiği şeyler kızımız
için –ben zaten biliyordum-
dediği şeyler oluyor.
Amsterdam’da Nemo bilim
müzesine götürdüm kızımı
Eylül sonunda. Bir hücrenin
organelleri şekilleriyle tanıyıp
hücrede doğru yerlere
bilgisayardan daha hızlı ve
eksiksiz yerleştirdi. Çoğu tıp
fakültesi 1. Sınıf öğrencisinden
daha doğru şekilde. Ben bile
hayrete düştüm. Ailece bilim
için çalışmak böyle bir şey
herhalde. Sürekli öğrenmek ve
yeniyi bilinmeyeni aramak.
Hatice KARATAŞ: Evde rekabet
var mı? Birbirinize desteğiniz
ne şekilde oluyor?
Doç. Dr. Ülkan KILIÇ:
Elbette
rekabet var nasıl daha iyiyi
yakalarız diye. Grup ve ekip
çalışmasıyla destek olmaya
çalışıyoruz. Ama ben hep daha
çok çalışan taraf oluyorum ve
bu biraz şikayet konusu oluyor
kızım ve eşim tarafından
zaman zaman.
Hatice KARATAŞ: Bilim
projelerinizden bahsedersek,
nasıl bir hazırlık safhası
gerektiriyor? Sizin
hedeflediğiniz araştırma
projeleri hangi konuları
kapsıyor? Bizlerin anlayacağı
şekilde araştırmaların
sonucunda neleri keşfetmeyi
bekliyorsunuz? Biraz bahseder
misiniz?
Doç.Dr.Ülkan KILIÇ:
Deneysel
beyin felci ve kardiyovaskuler
hastalıklar konusunda
ağırlıklı çalışmalarımız.
Öncelikle patofizyolojisini
yani sebebini ve bunlar
oluştuğunda yaradılıştan
var olan organizmanın
savunma mekanizması olarak
ürettiklerini gerçekleşen
değişiklikleri çalıştığımız
konularda öğrenmek ve
bulmak. Her yeni çalışmada
bir sonraki çalışmayı ortaya
çıkaracak soru işaretleri
buluyoruz. Sabırla ve özenle
üstüne gitmek gerekiyor.
Metodları değiştirmek
gerekiyor kendimize özel
protokollerimiz var. Yaptığımız
çalışmaların sadece literatüre
girmesi yetmez diyoruz.
İnsanlığın faydasına kliniğe
yönelik ne ortaya çıkarabiliriz
bunun peşindeyiz. Çok
okumak ve aktüel bilimi
sürekli takip etmek gerekiyor.
Hatice KARATAŞ: Dünya
ülkeleri içerisinde bilim
alanındaki Türkiye’nin
konumunu nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Doç.Dr.Ülkan KILIÇ:
Türkiye
bilimin her aşamasında
gerçekten büyük gelişmeler
kat etti. Tersine beyin
göçünün gerçekleşmesi
gerekiyor. Bilimsel
araştırmalara verilen değer
artıyor. Bilimsel araştırma
yapan insanları desteklemek
gerekiyor, yıldırmadan
bıktırmadan gerçekten zor
bir hayat. İnsanları hayal
kırıklığına uğratmamak gerek.
Bezmialem gibi kuruluş
amacında bilimsel çalışmalar
ve yayın üzerine kurulmuş
bir üniversite çoğu yeni
kurulan üniversiteye örnek
oluyor. Çok kısa zamanda
kimsenin tahmin edemediği
bir duruma geldik. Çok emek
harcandı. Başarı ekip işidir
tekrar söylüyorum. Daha
da başarılı olacağımıza
inanıyorum. Dünyada ülke
olarak bilimsel alanda adımızı
duyurarak bir yere gelebiliriz.
Üniversiteler yayın sayısı ve
kalitesi ile sıralamaya giriyor.
Bu konuda istediğimiz yerde
değiliz, ama doğru yoldayız.
Hakettiğimiz yerlerde ismimizi
göreceğimize inanıyorum.
Hatice KARATAŞ: 2023 yılında
Türkiye bilim dünyasında
nerelerde olur? Ülke olarak
bilimin hangi alanında daha
başarılıyız?
Doç.Dr.Ülkan KILIÇ:
Bilimsel
çalışmalara üniversitelerden,
TÜBİTAK’ dan ve özel
kuruluşlardan çok destek var.
Ülke olarak bunun öneminin
farkındayız. Bilim insanlarını
desteklemekle ancak
ülkemiz bir yere gelebilir. Bu
konuda asla cimri olmamak
gerekiyor. Bir ülkenin en iyi
reklamıdır bilimsel yayınlar,
turizmden bile daha fazla
getirisi olur uzun vadede. Ben
ümitliyim. Özellikle sağlık
konusunda bilimsel olarak iyi
çalışmalara imza attığımıza ve
atacağımıza inanıyorum.
Hatice KARATAŞ: Bilim
insanını kısaca tarifler
misiniz?
Doç.Dr.Ülkan KILIÇ:
Bu her
ülkede zor ve fedakarlık
isteyen bir yol. Bilim insanı
bildiğini paylaşabilmeli.
Savunabilmeli. Bilimin
ırkı, milliyeti, cinsiyeti, dini
olmaz. Kıskançlık olmaz. Bir
insanın faydasına olabilecek
bir şeyi bulmak, insanlığın
hizmetine sunmak bence en
büyük sevaptır. Bu yüzden
fikri ve vicdanı hür olmak
gerek. Yılmadan yorulmadan
vazgeçmeden çalışmak
gerekiyor hangi konuda
çalıyorsak. En iyi çalışmalar
ve makaleler çok isimli ortak
çalışmalardan çıkar. Bilgiyi
paylaşmak zenginleştirir
eksiltmez. Öğrenmek ve
öğretmek. Ben sormaktan
ve bilmiyorum demekten
korkmam. Konusunda
uzman hocalarıma sorarım.
Öğretirken öğrencilerimden ve
asistanlarımdan da yeni şeyler
öğrenirim ve mutlu olurum,
bakış açısı ve tecrübe çok
önemli, emeğe ve bilgiye saygı.
Sürekli yenilenmek yenilemek.
Ne yapıyorsak doğru yoldan
çıkmadan yapmalı. Dik
durmalı. İnancımızı ve
güvenimizi asla kaybetmemeli
ama riskleri önceden görmeli
ve görmeyi öğrenmeli.
Einstein’ın bir sözü var –Akıllı
insan problem çözer bilge
insan problemi önler- Her
zaman istediğimiz sonuçlara
ulaşamayabiliriz ya da yola
çıkarken tahmin ettiklerimize
hayalini kurduklarımıza
ama sürekli aktüel bilimi
takip ederek kısır döngülere
girmeden elimizdekilerden bir
şeyler öğrenerek kendimize
yeni ufuklar açabiliriz.
53
Bezmiâlem
aktüel
2013 / 2