Bezmiâlem Aktüel 2019 /
31
ayırıcı tanı ve prognozda önemi, değeri nedir?
Bunlardan bahsediyoruz. Bu çok önemli, çünkü
geçmişte biyokimyasal testler özellikle diagnostik
dediğimiz tanı testleri bu kadar yoğun değil iken,
hekimlerimiz daha çok fiziki muayene ve anemneze
göre tanı koymaya çalışıyorlardı. Bu tanılar çoğu
zaman tahmini oluyordu. Biyokimyasal testlerin
artması vegüvenilir sonuçların verilebilmesi ilebugün
birçok hastalığın kesin tanısı konulabilmektedir.
İstatistiklere göre; bugün artık hastalıkların tanısının
%70’i laboratuvar ile konulabiliyor. Her geçen gün
yeni biyokimyasal tanı testlerinin rutine girmesi
ile bu oranın daha da artması bekleniyor. Mevcut
kadromuzla, Tıp Fakültesine verdiğimiz eğitim
dışında Diş Hekimliği Fakültesi ve Sağlık Meslek
Yüksek Okulu Biyokimya eğitim hizmetlerini de
sürdürmekteyiz. Ayrıca Sağlık Bilimleri Enstitüsü
Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı olarak Doktora
programımız mevcut olup, beş doktora öğrencimizin
doktora dersleri ve danışmanlıklarını yürütüyoruz.
Araştırma Hizmetleri:
2012 yılında üniversitemizde
göreve başladığımda bir taraftan eğitim hizmetlerini
sürdürürken, diğer taraftan araştırma için altyapı
oluşturma çalışmalarına başladım. Yöneticilerimin
de desteği ile altı ay gibi kısa bir sürede, öğrenci
laboratuvarının bir köşesine araştırma laboratuvarı
için gerekli donanımı kurdum ve 2013 yılı
başlarından itibaren BAP projeleri almaya başladım.
Biyokimyada bir tabir vardır; “Alet işler, el övünür”
diye. Biz biyokimyada enstrüman dediğimiz
cihazları kullanarak çalışmalarımızı yaparız. Analizini
yaptığımız, ölçümlediğimiz şeyler, oldukça hassas,
çoğu zaman nanogram veya pikogram düzeyinde
molekülleri doğru ölçmek zorundayız. Dolayısıyla
kaliteli çalışmalar için çoğu zaman çok hassas ve
pahalı enstrümanlar kullanmak zorundayız. İmkânlar
ölçüsünde laboratuvar altyapımızı kurduktan sonra
hembiyokimyanınözgün çalışmaları hemde klinikten
gelen yoğun talepleri kabul etmeye başladık.
Örneğin, biz şu an pediatri, genel cerrahi, kulak
burun boğaz, dahiliye gibi hemen hemen tüm klinik
branşların yanı sıra Diş Hekimliği, Sağlık Bilimleri
Fakültesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu
ve diğer üniversiteler ile multidisipliner çalışmalar
yapıyoruz. 5 yıl içerisinde sadece BAP’tan aldığımız
proje sayısı 181 adet. Bunun %80’i klinisyenlerle
yaptığımız ortak çalışmalardır. Ayrıca bu süreç
zarfında bitirdiğimiz 6 tane TÜBİTAK projemiz ve
İstanbul Teknik Üniversitesi ile birlikte yürütmekte
olduğumuz bir adet TAGEM projemiz vardır. Biz
işin laboratuvar kısmını yürütüyoruz, onlar da klinik
kısmını yürütüyor, sonrasında da çıktıları yayına
çeviriyoruz. Bu çalışmalarımızın ürünü olarak bugüne