Page 37 - aktuel-23

Basic HTML Version

Bezmiâlem Aktüel 2019 /
37
karşılığını alamayız. Batılılar, işlerini usulüne uygun
yaptıkları için bilimde teknolojide başarılı oluyorlar.
Hakikaten işlerimizi usulüne göre yapamazsak,
ne teknoloji geliştirebiliriz ne bilim ne de sanayi
üretebiliriz.
Ülkemizdeki sıkıntılardan biri de, bilimsel projelerin
çok geç sonuçlanması. Örneğin, TÜBİTAK ülkeler
arası ikili proje desteği kapsamında Pakistan ile
ortak bir proje yazdık. 20 Ocak’ta projemizi yükledik.
Üzerinden neredeyse 1 yıl geçmesine rağmen proje
neticelenmedi. Bürokratik süreçler maalesef çok
uzun.
Diğer bir problem, Biyokimya alanında çalışmalarımız
için sarf malzeme çok kullanılıyor. Bu malzemelerin
de neredeyse tamamı ithal. Bu malzemelerin bizim
elimize ulaşması, en erken 1 buçuk ila 2 ay civarında.
Amerika ve Singapur gibi ülkelerde lojistik süresi
sadece 1-3 gün. Sarf malzemelerimizin bir kısmı
soğuk zincirde gelmesi gerektiğinden uzun süre
bekletilen bu ürünler, elimize ulaştığında bozulmuş
olabiliyor. Bu noktada yapılması gereken, bürokratik
engellerin
kaldırılarak sürecin
olabildiğince
hızlandırılması ve yerli üretime ağırlık verilmesidir
Türkiye’de sağlık sektörü %95 dışa bağımlı bir
sektör. Çünkü sadece eğitim ve hizmete yönelik
insan yetiştiriyoruz. Araştırma ve üretme konusuna
yeterince odaklanmıyoruz. Bugün Türkiye’ye ciddi
bir ambargo uygulansa, sağlık sektörümüz ciddi
sıkıntıya girebilir. Artık acil olarak odağımızı revize
etmeli, araştırmaya ve üretime odaklanmalıyız.
Özellikle yüksek teknolojiye dayalı üretimin beyni
olan akademisyenlere gerekli ortamın sağlanması ve
hak ettiği değerin verilmesi gerekiyor. Son söz olarak
İbn-i Sina’nın bir sözünü hatırlatmak istiyorum:
“Bilim ve sanat takdir edilmediği yerden göç eder”.
Bugün ülkemizde maalesef bir futbolcunun ya da
sanatçının gördüğü takdir ve itibar kadar bilim
insanlarının takdir görmediğini düşünüyorum.
Türkiye’nin bilime ihtiyacı var, bilim insanlarının da
yaptıkları çalışmalarla takdir görmeye…