Page 15 - aktuel-25

Basic HTML Version

15
/ Bezmiâlem Aktüel 2019
tarihinde çalışmalara başlanmış, söz konusu
çalışma 2011 tarihinde tamamlanmıştır. Söz
konusu proje kapsamında adı geçen arşivlerde
bulunan 10.000.000 sayfa vakıf belgesi dijital
ortama aktarılarak vakıf isimleri ve yer adlarına
göre indeksleri çıkarılıp WEB tabanlı “Vakıf Arşiv
Modülü” sistemine entegre edilerek gerek kurum
personeli gerekse de Kültür Tescil Daire Başkanlığı
bünyesinde bulunan Araştırma Merkezinde
vakıflarla ilgili araştırma inceleme yapmak isteyen
araştırmacıların hizmetine sunulmuştur. Ayrıca proje
kapsamında Arapça vakfiyelerin çevirisi, Osmanlıca
vakfiyelerin ise transkribeleri yapılmıştır.
Kurumunuzda AraştırmaNe Şekilde Yapılmaktadır?
Vakıflar Genel Müdürlüğündeki araştırmalar Devlet
Arşivleri Başkanlığının araştırma yönetmenliğinde
belirtildiği şekilde ve usulde yapılmaktadır. Yerli
veya yabancı araştırmacılar Ankara’da Kültür ve
Tescil Daire Başkanlığı bünyesinde bulunan “Vakıf
Araştırma Merkezi” ne gelerek gerekli formları
doldurup derhal çalışmalarına başlayarak çalışması
için seçmiş olduğu belgeleri derhal alabilmektedir.
Vakıf Araştırma Merkezinde araştırmacılar için
araştırma salonu oluşturulmuş olup, her masada
bilgisayar, araştırmacılarının ihtiyacı olacak kırtasiye
malzemeleri yer almakta olup araştırmacıların farklı
talepleri var ise gerçekleşmesi mümkün olanlar
yerine getirilmektedir. Araştırmacılara araştırmaları
süresince öğle yemekleri ücretsiz olup, lisans
ve lisansüstü öğrenciliğini belgeleyenlerden de
herhangi bir ücret alınmamaktadır.
Vakıflar ve Yayıncılık
Vakıflar Genel Müdürlüğü Dergi ve Yayıncılığı
hakkında neler söylersiniz?
Son yıllarda yayın ve dergicilik bağlamında bir
artış görülse de birkaçı hariç, geçmişi uzun
yıllara dayanan, gelenekselleşen, nitelikli yayınlar
yapan yayınlar pek azdır. Özellikle kamu kurum
ve kuruluşlarının yayınlamış oldukları dergilerin
geçmişine baktığımızda sekiz on yılı geçmediğini
görürüz. Dergi ve yayıncılık bağlamında Avrupa’da
geçmişi yüzyılları aşan yayınevleri, ansiklopediler
ve dergilerden söz edilmektedir. Bu bağlamda
ülkemizde ise kamu kurum ve kuruluşlarının özgün
ve nitelikli yayıncılıklarından bahsetmek pek
mümkün değildir. Bizzat Atatürk’ün direktifleriyle
Türk Tarih Kurumu’nun süreli yayını Belleten,
1937 yılında kurulmuştur. Belleten ismi de bizzat
Atatürk tarafından koyulmuştur. Vakıflar Dergisi ise
Belleten’den bir yıl sonra 1938 yılında yayın hayatına
başlamıştır. Derginin yayın hayatına başlaması
Cumhuriyetin 15. Yıl dönümüne denk getirilmiş, irfan
âlemine sunmakla bahtiyar olunduğu yazılmıştır.
Dergi bu ilk sayısından dört yıl sonra ikinci sayısını
1942’de, üçüncü sayısını on dört yıl sonra 1956’da,
dördüncü sayısını iki yıl sonra 1958’de, beşinci
sayısını dört yıl sonra 1962’de, beşinci sayısını üç
yıl sonra 1965’de olmak üzere uzun süren aralıkla
ama kitap hacminde çıkarmıştır. Bu sayılardan
sonrakiler de aynı şekilde 2004 yılına kadar devam
etmiş, ancak 2004 yılından sonra her yıl çıkmaya
başlamış, 2009 yılından itibaren de hakemli olarak
yılda iki kez yayınlanmaktadır. Vakıflar Dergisi,
2009 yılında yayımlanan 32. Sayısı ile birlikte ulusal
hakemli dergi statüsüne kavuşmuş, 2014 yılında 42.
sayısı ile de Tübitak Ulakbim Sosyal Bilimler Veri
Tabanı (SBVT) tarafından taranmaya başlanılmıştır.
Vakıflar Dergisi’nin tüm sayılarına gerek kurumsal
web sitesi gerekse açık erişim sistemleri üzerinden
internet ortamında ulaşılabilmektedir. Bugün
geldiği noktada ilim adamlarının büyük bir teveccüh
gösterdiği Vakıflar Dergisi, ilim, kültür, sanat ve
akademik alanda yapmış olduğu yayınlarla büyük
bir boşluğu doldurmakta, bir okul işlevi görmektedir.
Bu yıl 52. sayısını ve 81. yılını dolduran Vakıflar
Dergisi’nin akademik ve kültür hayatımızdaki yeri
oldukça önemlidir. Köklü geçmişi, yüz yılı aşan
yayıncılık tecrübesi, kültür, sanat ve ilim hayatımıza
kattığı değerlerle nitelikli yayını sürdürmektedir.