Page 51 - BAVU-Aktuel

Basic HTML Version

ancak devamlı engellenmesi
ciddi yorgunluklarına ve
kırgınlıklarına neden oldu.
Yeni Hastanenin açılışını
dönemin Başbakanı Demirel
yaptı, ancak televizyondaki
haber bültenlerinde hastanenin
görüntüsünden küçük bir
kareye bile yer verilmedi.
HK:
Asaf Hocamızın size
anlattığı anılardan birkaçını
daha paylaşabilir misiniz?
Dr.Gülsen Ataseven:
Bezmialem ile ilgili enteresan
bir rüya hikayesi var. Eski
Başhekimlerden biri rüyasında
Bezmialemi görür, Valide
Sultan şemsiyesini sopa
gibi kullanarak başına vurur,
“neden benim Vakfiyeme
uymayan işler yapıyorsun”
der. Başhekim bunu
anlatırken “neredeyse beni
öldürecekti” diye yakınır. Ben
Asaf Bey’e “Sen bu hususta en
titiz olan Başhekimsin. Hatta
hayatını adadın. Hiç rüyanda
Valide Sultanı görmedin
mi diye sormuştum. O da
susmuştu. Bu konuşmamıza
şahit olan Başhekim Muavini
Dr. Raşit Demir araya girdi ve
şu ilginç olayı anlattı:
Bir gün kendisine bir
hanım başvurmuş, “Gureba
Hastanesi’nde Asaf Bey isimli
biri var mı?” diye sormuş.
Raşit Bey, onun Başhekim
olduğunu söylemiş. Asaf
Bey’in odasına götürmüş.
Kadın rüyasında Bezmialem’i
gördüğünü, hastaneye
gidip Asaf Bey’i bulmasını,
onun bahçeye üç ceviz
ağacı dikmesini istediğini
söylemiş. Bunun gereği
hemen yapılmıştı. Hem yeni
hem eski bina bahçelerine
3’er ceviz ağacı dikildi. Geçen
gün ziyaretimde bu ağaçların
bahçede bulunduğunu ve
meyve verdiğini söylediler.
HK:
Asaf Hocamızın
Bezmialem ile ilgili söylediği
son sözler neydi? Bildiğimiz
üzere kendisinin en büyük
hayali bir üniversite kurmaktı.
Bugün gelinen konum için
neler söyleyebilirdi?
Dr.Gülsen Ataseven:
Bezmialem’in Vakfiyesini Prof.
Dr. Suphi Fırat’a günümüzün
diliyle tercümesini yaptırmıştı.
Vakfiyeyi sık sık okur, genç
sağlıkçılara vakfa hizmetin
mükâfatını, vakıf ihlallerinin
vebalini anlatırdı. Trafik kazası
geçirerek ağır yaralandığı
günün sabahı evden ayrılırken
“Vakıf Gureba Hastanesi’ne
gidiyorum genç nesil vakıf
ruhunu tanımıyor nasıl bir
kurumda çalıştıklarının
bilincinde değiller, onlara
Bezmialem’i ve Vakıfları
anlatacağım” demişti.
Asaf Hoca, Bezmi Alem’in
Vakfiyesi’nin hassasiyetini
taşıyan, onun eserini sağlam
bir statüye kavuşturarak
üniversite kuruluşunu
gerçekleştiren evlatlarını
görseydi, ilk önce şükür secdesi
eder, Allah’ın ve Meleklerin
onlardan razı olacağı işler
yaptıklarını, Bezmialem’in
de her birinin alınlarından
öptüğünü söylerdi.
döneminde hocalarımın her
zaman güvenini ve takdirini
kazandım. Fakülte de
kalmam ve kariyer yapmam
için çok ısrar edildi. Ancak
başörtüsünü engel olarak
gören bakış açısı yüzünden
mesleki anlamda ulaşmak
istediğim noktaya gelemedim.
33 yıl Uzman Doktor olarak
çalıştım. Ama aynı zaman
diliminde belki ondan daha
fazla 40 yılı aşkın sürede
gönüllü çalışmalar içinde yer
aldım. Vakıfların derneklerin
platformların kurucusu,
yöneticisi, danışmanı oldum.
Doktor olmak ve doktor eşi
olmak elbette ki yoğun bir
çalışmayı gerektirdi. Asaf
Beyle aramızda hem meslek,
hem vakıf çalışmaları hem
de inançlarımız açısından
çok büyük bir ortak dil
oluşmuştu. Hizmetlerimizin
toplumdaki yansımaları
ve meyvelerini gördükçe,
yorgunluklarımızı unutuyor,
engelleri imtihanlarımız
olarak değerlendiriyor,
yeniden motive olarak birlikte
koşuyorduk.
HK:
Doktor olmak isteyen
gençlerimize neler tavsiye
etmek istersiniz?
Dr.Gülsen Ataseven:
Doktor
olmak isteyen gençlerimize
ilk tavsiyem, mesleklerinin
kudsiyetini idrak etmeleri
ve buna göre davranmaları
olacaktır. Hastalarımız,
doktor olarak bizlere
Allah’ın emanetidir. Uğraşı
alanımız yaradılmışların
en şereflisi olan insandır. O
hiçbir zaman para kaynağı
olarak görülmemelidir.
Hekimliğimizin yanı sıra
ailelerimiz ve toplumsal
sorunlarımızın ciddiyeti bize
olan ihtiyaç unutulmamalıdır.
Zaman çok iyi planlanır, hayat
ciddiye alınırsa doktor olmak
isteyen gençlerimiz toplumun
bir adım ötesinde ve şerefli
mevkilerini daima devam
ettireceklerdir.
H
K:
İlk defa bu yıl organize
edilen Bezmialem Valide
Sultan ödülünü aldınız.
Duygularınız nelerdir?
Bezmialem Valide Sultan
denince aklınıza ilk gelen
cümleler nelerdir?
Dr.Gülsen Ataseven:
Yukarıda bahsettiğim gibi
hekimliğimin yanında topluma
hizmet noktasında özellikle
kadınlarımızı devamlı teşvik
ettim, gönüllü kuruluşlar
içinde yer almalarına
çalıştım. Bu gayretler 2009
yılında TBMM’den Aktivist
olarak Üstün Hizmet ödülü
ile mükâfatlandırıldı. Bu
benim için şerefli bir ödüldü.
Ancak, 2013 yılı Bezmialem
Valide Sultan “Vakıf Kadın”
ödülünü bu teveccühe eş
değerde buluyor, Üniversite
yöneticilerine şükranlarımı
arz ediyorum. Bezmialem 47
yıllık kısa ömründe 100 yılları
içine alan hizmetlerin temelini
atmış. Onu ve Vakıf yapan
ecdadımızı sık sık anmamız
örnek almamız gerekir.
Kadınlar olarak vakıf ruhunu
yeniden keşfetmemiz için
Valide Sultan’ı sembol bir isim
olarak görüyorum.
HK:
Son olarak Bezmi Alem
Vakıf Üniversitesi için neler
söylemek istersiniz?
Dr.Gülsen Ataseven:
Ülkemizde
birçok vakıf üniversitesinden
en büyük farkı bir ecdad
yadigarı üzerinde kurulmasıdır.
Bu Üniversite de Bezmialem’in
Vakfiyesinin şartlarına
hassasiyet gösterilmekte,
yoksullara ücretsiz bakılmakta,
hastalara en son ve modern
tedavinin ulaştırılabilmesi
için büyük çaba verilmektedir.
Dünyanın birçok saygın
üniversiteleri ile işbirliği
yapan bu kurumun diğerlerine
de örnek olabileceğini diye
düşünüyorum.
49
Bezmiâlem
aktüel
/ Temmuz 2013