Basic HTML Version
42
/ BezmiâlemAktüel 2018
Yaşın ilerlemesiyle birlikte düşen kalp atım sayısı,
azalan oksijen tüketimi, kalpte ve akciğerlerde
kaybolan elastikiyet, solunum fonksiyonlarında
azalma, immün sistemin zayıflaması, sinir sisteminde
nöron kayıplarıyla birlikte hareketlerde, mental
işleyişte azalma görülür. Bu doğal süreci engellemek
mümkün olmasada yavaşlatmak için bazı şeyler
yapılabilir.
En önemlisi beslenmenizi gözden
geçirin. Vücudumuz aldığımız
besinlerle
fizyolojik
ve
biyolojik sürecini devam
ettirir. O halde yediğimiz
şeylerden
oluşuyoruz
diyebiliriz. Sağlıklı bir
hayat ve sağlıklı yaşlanma
için tükettiğimiz besinler ve
kullandığımız bitkisel takviyeler
önem arz etmektedir.
Sağlıklı yaş almada hangi bitkilerin
takviyesi bize yardımcı olur?
Ceviz (Juglans regia)
Sabit yağı doymamış yağ asitleri bakımından
zengindir. İçerdiği yüksek omega-3 ve omega-6
cildin nem ve elastikiyetini korumasını sağlar.
Yüksek tri-gliserit ve yüksek LDL dediğimiz kötü
huylu kolesterolü düşürmede rol alır. Bununla birlikte
taşıdığı antioksidan bileşiklerden dolayı kalp damar
sağlığında önemli rol oynar. E vitamini bakımından
zengindir.
Antienflamatuar etkiye sahiptir. Ceviz yağı harici olarak
kullanıldığında güneş yanıklarında ve geniş
olmayan yüzeyel yanıklarda tedavi
edici olduğunu görüyoruz. Ayrıca
ağız içi yaralar üzerinde ağrı
kesici özelliğe sahip olduğunu
biliyoruz.
Yaşlanmanın
etkilerini geciktirir. Zihinsel
kavrama yeteneğine destek
sağlar.
Nasıl Kullanılır:
Günde 5-6
adet ceviz yenilmesi sağlık
açısından faydalıdır. Ancak
kişide kilo problemi varsa daha az
sayıda tüketilmelidir.
Yaban Mersini (Billberry) (Vaccinium myrtillus )
İçerdiği antosiyanin, A ve C vitaminlerinden dolayı
doğal antioksidandır. Kan basıncını doğal olarak
düşürür ve pıhtılaşmayı önler. Yüksek antioksidan
aktivitesinden dolayı kardiyovasküler hastalıklar ve
Doğada bulunan pek çok bitki, hastalıklardan korurken
uzun bir ömür yaşamamıza da yardımcı oluyor.
SAĞLIKLI VE UZUN ÖMRÜN
BİTKİSEL YOLLARI
PROF. DR. MURAT KARTAL /
BVU ECZACILIK FAKÜLTESİ FİTOTERAPİ EĞİTİM, UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
Yaşlanma, tüm canlılar için doğumla başlayıp ölüme kadar geçen zaman içerisinde
vücutta meydana gelen değişim ve dönüşümleri kapsar. Genel olarak vücudun tüm
fonksiyonlarında meydana gelen yavaşlama durumu olarak tabir edebiliriz. Dünya
Sağlık Örgütü 65 yaş ve üzeri bireyleri yaşlı olarak değerlendirir. Yaşlanma genetik
kodlarımızda şifrelenmiştir ve gelişimi çevresel etkenler, beslenme alışkanlıkları ve
hastalıklar gibi pek çok faktöre bağlı olarak kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Her
ne kadar yaşlanmak kaçınılmaz olsa da sağlıklı yaş almakmümkündür. Burada esas
olan vücudu bir bütün olarak görebilmektir. Yaşlanmayı sadece dış görüntümüzde
meydana gelen değişiklikler olarak değerlendiremeyiz. Yaşlanmayla beraber kalp-
damar, solunum, iskelet-kas, sinir, immün sistemimizde, duyusal ve metabolik
fonksiyonlarımızda fizyolojik ve biyolojik değişiklikler meydana gelir.