Page 11 - AKTÜEL DERGİ 19.SAYI

Basic HTML Version

Bezmiâlem Aktüel 2018 /
11
enerji az yoğun şehirler haline dönüştürülmesi akıllı
şehirlerle mümkündür. Akıllı şehirlerde en önemli
hususlardan biri olarak örneğin enerji yoğun bir
ulaşım sağlıyorsunuz. Bu ulaşımı sağlarken belli bir
trafik gücünüz ve akışınız var. Bu şehirde ulaşımı
kolaylaştırmak için nerelere müdahale ederek bu
hizmetleri kolaylaştırırız ve daha iyi bir şekilde hizmet
sağlayabiliriz noktasına ulaşıyorsunuz. Vatandaş
kolayca telefon uygulamalarından hangi otoparkta yer
var, hangisinde yok verilerine kolayca ulaşabilecek.
22 Şubat 2018 tarihinde yayınlanan ve 1 Haziran
2018 tarihinde yürürlüğe girecek olan yeni otopark
yönetmeliği ile belediyelerin bu konularda düzenleme
yapma yetki ve sorumluluğu getirilmektedir. Akıllı
şehir sistemi, toplumumuzun çevre kirliliği, hava
kirliliği, imar planları ve diğer çevresel verilerle ilgili
bilgilerine kolayca ulaşabilmesine yardımcı oluyor.
Örneğin yapı ruhsatı müracaatlarında belediyelerin
farklı birimlerince 12 adet olan belge istemi 5 adede
düşürüldü. Böylece bürokrasi minimize ediliyor,
sistem daha seri ve birbiriyle eşdeğer şekilde devam
ediyor. Bu durumda vatandaşımızın işi kolaylaşıyor.
Türkiye’de bürokrasiyi en aza indiren bakanlığız. İşimiz
vatandaşın işini kolaylaştırmaktır.
3. Havaalanı projeleri ve Kanal İstanbul projeleri
şehrimize neler katacak?
3. Havaalanı dünyada ilk beşe girecek bir proje olacak.
Bu havaalanı sayesinde havadaki trafik yoğunluğu
azalacak ve uluslararası boyutta hizmet verilebilir yeni
bir alan oluşacak. Çünkü havaalanının geniş bir sektör
hacmi var. Böylece bu sektörde hareketlenme artacak.
Dünyanın farklı yerlerindeki insanlar 3. Havaalanı
sayesinde ülkemize gelecek, transfer uçuşlarını
daha hızlı şekilde yapma imkanları bulacaklar. 3.
Havaalanına itiraz eden ülkelere baktığımız zaman
büyük havaalanına sahip Almanya, İngiltere, Hollanda
gibi ülkeler olduğunu görüyoruz. Artık insanlar transfer
uçuşları için İstanbul’u daha sık tercih etme imkanına
sahip olacaklar. Havaalanlarımız uluslararası alanda
en üst seviyede rekabet edebilir seviyeye gelecektir.
Hava yolu ulaşımı önemli bir sektördür. Ülkemizin
prestijine büyük katkısı olacak. 3. Havaalanının
açılışının 2018’in sonuna doğru yapılacağını tahmin
ediyorum.
Kanal İstanbul’a gelince, Türkiye’de gemiler önemli
sayıda Marmara denizinde bekliyorlar. Dar bir
bölge olduğu için güvenli geçişler zaman alıyor.
Bunun çevre ve ekolojik olarak tüm incelemeleri
bakanlığımız tarafından yapıldı. Boğaza ve Marmara
denizine yapacağı çevresel etkileri inceledik. Çevresel
açıdan olumsuz bir etki görülmedi. Kanal İstanbul
ile bu bölgede çevreyle uyumlu uluslararası ticaret
yapılabilecek bir mekanizma ortaya çıkacak. Çünkü
yılda 60 bine yakın gemi boğazlarımızdan geçiyor. Bu
sistemi daha kolay, hızlı ve pratik hale getirmek ve
geliştirmek istiyoruz. Denizcilik ulaşımı çevreci ticaret
mekanizmalarından biridir. Bizde ülkemizin deniz
ticaretini daha fazla geliştirmeyi hedefliyoruz.
Kanal İstanbul projesi alanına yönelik, jeolojik
etüt raporları ile havalimanı imar planı çalışmaları
tamamlandı; hazırlanan proje kanal ile bütünleşecek,
içerisinde her türlü donatı alanları ile yeşil alanların
da yer aldığı mahalle ölçeğinde yerleşim bölgeleri
tasarlanıyor, buna göre bölgede 500 bin kişilik yeni
bir şehir kuracak. Yürütülen projede dikkat edilen bir
detay da planlama sürecinin kentsel tasarımla birlikte
ele alınıyor oluşu; böylece sadece iki boyutlu değil,
üçüncü boyutu da gözeten nitelikli kentsel mekanların
oluşturulmasına da öncülük edecektir.
Bu doğrultuda ÇDP değişikliği ve imar planı
taslaklarının hazırlanmasına yönelik çalışmalar ilgili
kurumların da katılımıyla sürdürülmektedir.
İstanbul’un göç, yoğunluk, trafik, çarpık yapılaşma
gibi müzmin sıkıntıları var. Bunlar nasıl çözülebilir?
İstanbul gibi büyük şehirlerde göç olayı en büyük
sorunlardan biridir. Osmanlı zamanında uygulanan
bir sistem vardı. İstanbul’a kim geliyor, kime geliyor,
ne kadar kalacak, dönüş tarihi vs. gibi bir uygulama
yapılıyordu. 1995 yılında Cumhurbaşkanımız Sayın
Recep Tayyip Erdoğan, Büyükşehir Belediye
Başkanıyken böyle bir yöntemi değerlendirdi. O
dönemki muhalefet büyük tepki gösterdi. Göç alan
şehirlerde çarpık yapılaşma, sağlıksız şehirleşme