Basic HTML Version
12
/ Bezmiâlem Aktüel 2018
kendiliğinden oluşur. Geriye doğru baktığımızda
1954’e kadar İstanbul’un fazla göç almadığı görülüyor.
Fakat 1954’ten itibaren İstanbul Türkiye’nin en önemli
sanayileşme şehri tayin edildiği için göç dalgası
yoğunlaştı. Daha sonra 1970’lerde doğudaki terör
olaylarından dolayı göç yoğunluğu giderek arttı.
Trafik sorununa gelince; bunun çözümünün 3 yolu
mevcuttur. Birincisi metro gibi toplu taşıma ağının
yaygınlaştırılmasıdır. Bir şehrin nüfusu 800 bine
ulaştığı zaman metro sistemi çalışması başlar.
İstanbul’da da metro ağı kurulmaya başlanmalıydı.
Ancak Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip
Erdoğan belediye başkanı olduğu dönemde metro
sistemi çalışmaları başladı. Metro sistemini yüzeyden
yaptığınız zaman 10 kat daha ucuza mal olur. Fakat
yerin altından gittiğiniz zaman 10 kat daha pahalı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin ciddi çalışmalarıyla
metro sistemi yaygınlaşıyor. Metro ağının yanı sıra bir
diğer yapılması gereken bisikletle ulaşımdır. Bisikletle
ulaşımı şehrimizde yaygınlaştırmamız gerekiyor.
Kopenhag’da insanların%49’u işine, okuluna giderken
bisiklet kullanıyor. Araçla 1 saat süren yolculuk
bisikletle 15 dakikaya düşüyor. Bisiklet çevrecidir,
ekonomiktir ve insanları sağlıklı tutar. Bisiklet yollarının
toplu taşımayla entegre edilmesi gerekmektedir.
Bisiklet yollarının yaygınlaştırılması için Büyükşehir
Belediyeleri ile sık sık toplantılar gerçekleştiriyoruz.
Bir diğer yapılması planlanan projeyle ise insanlarımızı
hareketlendirmeliyiz. Toplumumuz yavaş yavaş obez
oluyor. Yürüyerek ulaşımlarını rahatça sağlayabileceği
yapı ve donanımları inşa etmeliyiz. Ayrıca artık
şehirlerde kademeli olarak toplu taşıma araçlarını
elektrikli yapmamız gerekiyor. 16 yaş üzeri ve kirletici
vasfı yüksek olan yaşlı araçların trafikten çekilmesi
ve bunların yerine daha az emisyon üreten araçların
kullanılması gerekli. Bununla birlikte şehrin belirli
noktalarında elektrikli araba
şarj istasyonlarını arttırmalıyız.
Bunlar hayata geçirildiği zaman
İstanbul’un trafiğinde önemli
azalma ve iyileştirmelerin olacağı
kanaatindeyim.
Vatandaş
evden çıktığında toplu taşıma
araçlarını rahatça kullanabilsin
diye toplu taşıma istasyonlarının
altına otoparklar yaptırılacak.
Araçla toplu taşımaya geldiğimiz
zaman park edecek alan
bulmakta zorlanıyoruz. Vatandaşı
toplu taşıma kullandırmaya
yönlendirmemiz gerekmektedir. “Park et, devam et”
mekanizmasını devreye sokuyoruz. Bu kapsamda
22 Şubat 2018’de yayınlanan ve 1 Haziran 2018’de
yürürlüğe girecek olan yeni otopark yönetmeliğinde,
belediyelere, ulaşım master planlarını yapmalarına
ve bu planlara göre şehrin merkezi alanları dışındaki
çeperlerinde yer alan ana toplu taşıma istasyonu, durak
ya da aktarma noktalarına yürüme mesafesi içerisinde
park et-devam et otopark alanları tesis etmelerine
dair yükümlülük getirilmiştir. Yine bu yönetmelik
uyarınca her bir daire için mutlaka bir otopark yeri
ve her 50 otopark yerinden en az birinin elektrikli şarj
istasyonu olması zorunlu hale getirilmektedir. Şehrin
bazı meydanları araç trafiğine kapatılacak. İnsanların
yürümesi için alan çoğaltmalıyız. Arabasız da bu
şehirde yaşayabiliriz mantığını yerleştireceğiz. Bunların
alt yapı çalışmaları devam ediyor.