Basic HTML Version
Bezmiâlem Aktüel 2019 /
19
1951 yılında çıkarmaya başladığı,
Istanbul Contribution
to Clinical Science/Istanbuler Beiträge zur Klinischen
Wissenschaft/ Contributions d’Istanbul a la Science
Clinique
adlı dergiyle Türkiye’de yapılan iç hastalıkları
araştırmalarını dünyaya tanıtmıştır. Bu dergi, Frank’ın
vefatından sonra, asistanı ve derginin yazı işleri
müdürlüğünü yapmış olan hematolog Prof. Dr. Orhan
Ulutin tarafından yayınlanmıştır.
Erich Frank dünyaca kabul edilmiş bir bilim adamıydı.
Geniş bilgisi yanında üstün araştırmacılık niteliği ve
öğreticilik yeteneği vardı. Kan Hastalıkları ve özellikle
Vakıf Gureba Hastanesi’nde yaptığı şeker hastalığı
üzerindeki çalışmaları ile tanınmıştı. İstanbul’da hekim
olarak da şöhret bulmuştu. Herhangi bir hastanın şifa
bulmak için Frank’a başvurmamış olmasına imkân
yoktu. Ünü ücra köylere kadar ulaşmıştı. 1951-1955
yıllarında Vakıf Gureba Hastanesi’nin 5. Koğuşuna
da (dâhiliye) şeflik yapmış, başarıları Vakıf Gureba
Hastanesi ile özdeşleşmişti. Onun döneminde Vakıf
Gureba Hastanesi dâhiliye kliniği en parlak dönemini
yaşamıştır.
Vakıf Gureba Hastanesi’nde uygulamaya soktuğu; ilk
kalp laboratuvarı, tüberküloz ve intaniye/enfeksiyon
servisi, dâhiliye kliniğindeki diyabet koğuşu, röntgen
servisi ve modern anlayışlı diyet mutfağıyla, Türkiye’de
modern iç hastalıkları kliniğinin kurucusu olmuştur.
Hitler Rejimi 1941 yılında Alman Medeni Kanunu’nda
bir değişiklik yaparak, Almanya dışında yaşayan bütün
Musevi asıllı Almanları, Alman vatandaşlığından çıkarır.
Erich Frank ve diğer sığınmacı bilim adamları “Vatansız”
duruma düşerler.
Frank İkinci Dünya Savaşı sona erdikten sonra,
Almanya’da Tıp Akademisi üyesi seçilir, Alman
Cumhurbaşkanı tarafından kendisine Büyük Haç
Liyakat Nişanı (altın) verilir, Almanya Büyükelçisi bizzat
Vakıf Gureba Hastanesi’ne gelerek kendisine yeniden
Alman vatandaşlığı verildiğini bildirir fakat Almanya’ya
dönmeyi reddeder. Bu teklifi neden kabul etmediği
sorulduğunda; “Yurdumdan atılmış olmanın acı
şaşkınlığına uğradığım günlerde, yalnız Türkiye kollarını
açarak beni bağrına bastı. Burası benim vatanımdır.
Ayrılıp nimetlerine küfranda bulunamam. Burada
kalacak ve bu kutlu topraklara karışacağım” cevabını
vermişti. Gerçekten de Türkiye’de yaşadığı yıllar
boyunca, tatil amacıyla bile başka bir ülkeye gitmemiş,
Amerikan üniversitelerinden almış olduğu çok parlak
teklifleri de kabul etmemiştir.
Vakıf Gureba Hastanesi Frank Amfisi
Vakıf Gureba Hastanesi Frank Amfisi'nin içi