Page 33 - aktuel-24

Basic HTML Version

Bezmiâlem Aktüel 2019 /
33
olarak kabak çekirdeği yağının diürez etkisidir.
Δ-7 sterollerin DHT'ye karşı bloke edici etkileri ve
prostat hücrelerinin hiperproliferasyonuna karşı
inhibitör etkileri etki mekanizmasına dahildir. İnsan
gastrointestinal kanalında gelişmiş biyoyararlanım
için esterleştirilmiş Δ7-steroller BPH tedavisi için
etkili ajanlardır. Kabak çekirdeği yağının (14 mg / kg)
30 gün boyunca günlük uygulaması testosteronun
indüklediği sıçan hayvan modeli olan BPH'de
prostat büyümesini inhibe etmiştir. Kabak çekirdeği
yağı sıçanlarda deneysel olarak indüklenen PBP
seviyelerinin azalması, prostat büyüklüğünün
ağırlığı ve testisin histolojisi gibi BPH belirtilerini
hafifletmiştir. Benign Prostat Hiperplazisi (BPH)
evre I ve II için alternatif bir tedavi olarak kabak
çekirdeğinin Avrupa Ülkelerinde kullanılması
komisyon E tarafından tavsiye edilmiştir.
Vahlensieck ve ark. BPH / LUTS’lu 1.431 erkekte
kabak çekirdeğinin etkinliğini araştıran randomize,
kısmen kör, plasebo kontrollü bir klinik çalışma
gerçekleştirmiştir. Deneklere tohum (5 g günde 2
defa), etanollü tohum ekstresi kapsülü (500 mg
günde 2 defa) ve plasebo verildi. Birincil cevap
kriteri 12 ay sonra IPSS (Uluslararası Prostat
Semptom Skoru)'de başlangıçtan ≥5 puanlık bir
düşüş oluşmasıdır. İkincil sonuç ölçümleri ile yaşam
kalitesi, IPSS (International Prostate Symptom
Score) ve noktüriyi içerir. 12 ay sonunda kabak
çekirdeği ekstresi ve plasebonun yanıt oranları
arasında fark yoktu. On iki aylık kabak çekirdeği
tedavisi sonucunda plaseboya kıyasla IPSS'nin
klinik olarak anlamlı bir şekilde azaldığı görülmüştür.
Shirvan ve ark. 2011-2012 yılları arasında kabak
çekirdeği yağı ile klinik çalışma gerçekleştirmiştir.
Klinik çalışmada 92 hasta iki gruba ayrıldı. Hastalar
6 ay boyunca günde iki kez 360 mg kabak çekirdeği
yağı kapsülü ile vitamin E (n = 47) ve prozacin (n =
45) ile tedavi edildi. IPSS anketleri, yaşam kalitesi ve
PSA (Prostat Spesifik Antijen)düzeyleri tedavilerin
etkinliğini değerlendirmek için kullanıldı. Yaş, BMI
(vücut kitle indeksi) ve diğer demografik özellikler
açısından iki grup arasında anlamlı fark yoktu. IPSS,
kabak tohumu yağı ile 3 ve 6 aylık tedaviden sonra
14.5 ± 5.36'dan 8.3 ±1.93'e ve 8.1 ± 2.93'e prozacin
ile tedaviden sonra sırasıyla 14.54 ± 5.36'dan 8.3
± 1.93'e ve 8.08 ± 2.93'e düşmüştür. Üroflowmetri
testi, kabak çekirdeği yağı ve prazosin için sırasıyla
%31 ve %48'lik bir iyileşme göstermiştir.
Coulson ve ark. kısa süreli, faz II, randomize, çift
kör, plasebo kontrollü klinik çalışmada; BPH tanısı
konulan kişilerde Prostate EZE Max (C. pepo L.,
Epilobium parviflorum, Likopen, Pygeum africanum
ve Serenoa repens içeren bitkisel preparat)'in
etkinliğini ve güvenilirliğini değerlendirdi. Çalışmaya
40-80 yaşları arasında 57 erkek dahil edildi. Bu
kişiler bitkisel preparat (n = 32) ve plasebo kapsül
(n = 25) ile üç aylık tedavi aldılar. Sonuç IPSS olarak
gösterilmiştir. Üç aylık süre boyunca Prostate EZE
Max alan grupta plasebo alan gruba göre IPSS %8
daha fazla azalmıştır.