Basic HTML Version
Bezmiâlem Aktüel 2020 /
35
İlk, orta ve lise öğrenimimi Malatya’da tamamladım.
Bu dönemde aileme yardımcı olabilmek için
sabahları boyacılık yapar, öğlen sonrası okula
giderdim. Eğer boya sandığımı ağabeylerim
almışsa, simit satardım. Hafta sonları maçlarda su
satardım. Tabi ki tüm çocuklar gibi top, çelik çomak,
topaç, birdir bir vs. gibi oyunlar oynardık, kayısı
bahçelerinde kayısı toplardık, bazen akşamları ateş
yakar etrafında oturup hikayeler anlatırdık. Okul
dönemine gelince, çalışkandım ancak o dönemdeki
siyasi olaylardan dolayı okullar sık sık tatil edilirdi.
Dolayısıyla çok iyi bir eğitim aldığımız söylenemez.
Üniversiteye gelene kadar hem çalışır hemde okula
giderdim. Gerçekten zor yıllardı, hem de çok zor.
Eğitim hayatınızı şekillendiren
ana unsur ne oldu?
Hızla hayata atılabilmek için
5-6 arkadaşımla birlikte
astsubaylık sınavına girdik,
tüm sınavları geçtim.
Sağlık Kuruluna girdim.
En son göz muayenesinde
renk
körlüğüm
bulunduğumu öğrendim ve
dolayısıyla sınavı kaybettim.
Evet, o dönemde çok üzülmüştüm ancak bu durum
beni bu günlere getirdi. Doğuştan olan bu sağlık
sorunum, benim kaderimi belirledi. Çok çalıştım
asla pes etmedim ve Allah emeğimi boşa çıkarmadı,
ben bir istedim O bin verdi.
Herkesin meslek tercihi ile ilgili geleceğe yönelik
hayalleri vardır. Sizin hayaliniz doktor olmak mıydı?
Hayır değildi, ancak Allah herkesin kalbine göre verir
diye bir deyim vardır, bana doktorluğu nasip ettiği
için şükür ediyorum. Kazanmak için çok çalıştım
çalıştıkça kazanabileceğimi gördüm. Şimdi dönüp
baktığımda ne kadar şanslı olduğumu görüyorum.
Doktor olmak, toplum sağlığına ve insana hizmet
etmek, çok kıymetli bir iş ve ben bu işi
yapmayı hayal ederek sınava girdim.
Bugün ‘iyi ki’ dediğim yerde ‘iyi ki’
dediğim işi yapıyorum.
Bir hekim olarak, sizce
“doktorluk” nedir?
Doktorluk, insanlık sanatıdır.
Herkes doktor olabilir ama bu
mesleğin en önemli meziyeti;
sabırlı olmak, merhametli
olmak, empati kurabilmek,