Basic HTML Version
40
/ Bezmiâlem Aktüel 2020
Retinopatinin ilk belirtileri hastalığın ilerleyip kalıcı
retina hasarı yapmasından sonra ortaya çıkar.
Hastalar ilk olarak görme netliğinin bozulması,
renklerin donuklaşması, okumada zorluktan
yakınırlar. Daha sonra giderek ilerleyen görme
kaybı, nihayet tam görme kaybıyla sonuçlanabilir.
Diyabetik retinopati ve maküla ödemi nasıl
teşhis edilir?
Diyabetik retinopati ve maküla ödemi, ayrıntılı bir
göz muayenesiyle teşhis edilebilir. Bu muayenede
öncelikle görme keskinliği ve göz içi basıncı ölçülür,
mikroskopla gözlerinizin ön kısmında herhangi bir
problem (örn. katarakt) olup olmadığına bakılır.
Daha sonra göz bebekleri damlayla genişletilir ve
“göz dibi muayenesi” gerçekleştirilir. Bu muayenede
özel mercekler yardımıyla gözün arka kısmı, retina
ve optik sinir incelenir.
Diyabetik retinopati için yapılan muayenenin
en önemli kısımlarından biri optik koherens
tomografisi (OCT) adı verilen tetkiktir. Bu tetkik
retinanızın merkezi bölgesinin ince kesitler
halinde değerlendirilmesini sağlar. OCT tetkiki,
maküla ödemi tanısı ve takibi için çok önemlidir.
Göz doktorunuz ayrıca göz anjiyografisine (FFA)
ihtiyaç duyabilir. Bu tetkik sırasında kolunuzdaki bir
damardan özel bir boya verilir. Bu boya retinanızdaki
kan damarlarından geçerken görüntülenir ve
kaydedilir. Bu test sayesinde göz doktorunuz hangi
damarların ne kadar sızdırdığını, hangilerinin tıkalı
olduğunu belirleyebilir ve tedavi önerisini buna göre
şekillendirir.
Diyabetik retinopati nasıl tedavi edilir?
Diyabetik retinopatinin ilk evreleri, maküla ödemi
olmadıkça genellikle tedavi gerektirmez. Diyabetik
retinopatinin ilerlemesini önlemek için şeker
hastaları kan şekeri, kan basıncı ve kolesterol
düzeylerini sıkı takip etmelidirler.
Diyabetik retinopatinin hemen her evresinde
görülebilen maküla ödemi, göz içine enjekte edilen
çeşitli ilaçlarla tedavi edilmektedir. Bu ilaçların
enjeksiyon sıklığı ödemin tipine, şiddetine ve
kalıcılığına göre 1-6 ay arasında değişebilmektedir.
Nadiren, göz içine enjekte edilen ilaçların yetersiz
kaldığı durumlarda tamamlayıcı olarak, bazen de
ilk tedavi seçeneği olarak sızıntıya yani ödeme yol
açan damarların lazerle tedavisi gerekebilmektedir.
Proliferatif retinopatinin başlıca tedavisi, lazer
fotokoagülasyon işlemidir. Panretinal lazer
Teşhis
Diyabetik
Retinopati