Page 19 - aktuel-4

Basic HTML Version

BezmiâlemAktüel 2014 / 4
17
larda hiperplazi geliştiğinde (ki bu hiç de en-
der olmayan bir durumdur) ulaşılması güç ve
komplikasyonlara açık bir alan olan tiroit lojuna
girmeden güvenli bir şekilde tekrar eksizyon ya-
pabilmektir.
Paratiroit doku allo-transplantasyonu ge-
rek endikasyonları ve gerekse uygulanı-
mıyla tamamen farklı ve çok daha komp-
like bir süreçtir. Bu yüzden olsa gerek,
paratiroit transplantasyonu dünyada sa-
dece belli birkaç üniversitede, herhangi
bir multidisipliner merkez kurulmadan
ampirik olarak yapılan bir uygulamadır.
Yaptığımız araştırmalarda bu konuyla
ilgili olarak kurulmuş bir merkez ya da
multidisipliner bir ekibe rastlamadık.
Kalıcı hipoparatiroidi tedavisinde üç alternatif
yaklaşım vardır: Medikal tedavi, paratiroit doku
oto-transplantasyonu ve allo-transplantasyon.
Medikal tedavi günümüzde en sık uygulanan (uy-
gulanmak zorunda kalınan) ancak hem etkinliği
en düşük, hem de maliyeti en yüksek olan tedavi
yaklaşımıdır. Ayrıca şunu da unutmamak gerekir
ki, standart medikal tedavi uygulanan olgularda;
tedavi edilen hipoparatiroidi değil, bunun sonucu
olan hipokalsemidir. Kullanılan ilaçlar basitçe;
kalsyum preparatları ve kalsiyumun barsaktan
absorbsiyonunu ve biyo-yararlanımını arttırıcı D
vitamini analoglardır.
Paratiroit doku oto-transplantasyonunun tedavi-
deki yeri ise ancak şu iki durumda söz konusu-
dur: Tiroidektomi sırasında paratiroit dokusunun
(yanlışlıkla) eksize edildiğinin fark edilmesi ve
paratiroit hiperplazisi nedeniyle uygulanan sub-
total paratiroidektomi olguları.
Ülkemizde, biz başvurana kadar Sağlık Bakan-
lığı Organ ve Doku Nakli Hizmetleri Yönetmeli-
ği’nde tanımlanmamış olan ve dünyada az sayıda
klinik tarafından uygulanan paratiroit doku allo
transplantasyonu kalıcı hipoparatiroidisi olan ki-
şiler için; kolay, basit, hızlı, ağrısız, komplikasyon
oranı düşük ve ayrıca hem kayıp iş gücünü yeni-
den kazandırma, hem de ilaç kullanımını sona er-
dirme açısından oldukça değerli bir alternatiftir.
Biz, Bezmialem Vakıf Üniversitesi olarak Sağlık
Bakanlığı’na 2012 yılı sonbaharında yaptığımız
başvuru sonrasında aldığımız izin çerçevesinde
çalışmalarımıza başladık. Genel Cerrahi, Tıbbi
Biyoloji, Endokrinoloji, Nefroloji ve Patoloji bilim
dallarından oluşan geniş bir ekip kurduk ve üni-
versitemizde “Paratiroit Transplantasyon Merke-
zi” açtık. Bu, dünyada paratiroit transplantasyonu
amacıyla kurulun ilk multi-disipliner merkez-
dir. Bugüne kadar geçen sürede 15 hastaya
transplantasyon gerçekleştirdik. Başarı oranımız
%80’dir. Ne yazık ki, kadavralardan aldığımız pa-
ratiroit dokularını transplantasyonda kullana-
madık. Çünkü hem bu dokulardan elde ettiğimiz
hücre sayısı çok azdı, hem de bu hücrelerin canlı-
lık oranı çok düşüktü. Oysa paratiroit hiperplazili
olgulardan elde ettiğimiz hücre sayısı da, canlı-
lık oranı da oldukça fazlaydı. Bu nedenle, bütün
transplantasyonlarımızın donörleri doku bağışı
için onam vermiş olan ve ameliyat endikasyonu
olan paratiroit hiperplazili olgulardı. Bu hastalar-