İLETİŞİM ENGLISH Ara ARA
Haberler
Üniversitemizden Organ Bağışı Etkinliği 13.11.2023

​3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında üniversitemizde bir sempozyum düzenlendi. Alanında uzman isimlerin yer aldığı sempozyumda “beyin ölümü" kavramı işlendi.

Her yıl 3-9 Kasım tarihleri arasında işlenen Organ Bağışı Haftası kapsamında Üniversitemizde gerçekleştirilen sempozyum, alanında uzman isimleri ağırladı. “Her Yönüyle Beyin Ölümü" temasıyla gerçekleştirilen programda; beyin ölümünün nörolojik, radyolojik, etik ve hukuki boyutları başta olmak üzere tüm yönleri ele alındı.

Rektörümüz “bağışçıya teşekkür" mektubunu okudu

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlanan programda ilk olarak Sağlık Bakanlığı'nın organ bağışının önemine dikkat çeken tanıtım filmi izlendi. Rektörümüz Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu, programda gerçekleştirdiği açılış konuşmasına organ nakli sayesinde hayata tutunan bir hastanın, bağışçının ailesine yazdığı bir mektupla başladı. Bağış alan hastanın bağışçı aileye teşekkürünü ve yaşadığı süreci anlattığı mektubu, zaman zaman duygulanarak okuyan Rektörümüz Prof. Dr. Kazancıoğlu, organ bağışının sadece Türkiye'nin değil, tüm dünyanın sorunu olduğuna dikkat çekti. Dünya genelinde kadavradan 140 bin kadar böbrek naklinin gerçekleştirildiğini kaydeden Rektörümüz, organ bağışında hasta verisinin ne kadar önemli olduğunun altını çizdi. Rektörümüz, hasta verisi konusunda Türkiye'nin dünyadaki birçok ülkeden çok daha ileri bir durumda olduğunu ifade etti.

“Beyin ölümüne itiraz edenlerin sağlıkla ilgisi yok"

Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanımız ve Hastanemizin Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Adem Akçakaya ise konuşmasında, beyin ölümü ile kalp ölümü arasındaki farka dikkat çektiği konuşmasında “Beyin ölümü gerçekleştikten sonra en fazla 72 saat içinde başta kalp olmak üzere diğer organlar da ölüyor. Dolayısıyla beyin ölümü kavramına itiraz eden kişiler; sağlıkla ilgisi olmayan insanlardır" dedi.

“Kadavradan organ nakli çok önemli"

Kadavradan organ naklinin çok büyük bir öneme sahip olduğuna vurgu yaparak sözlerine başlayan Prof. Dr. Uluğ Eldegez, organ nakli ve “beyin ölümü" kavramının kısa tarihini aktardığı konuşmasında “Kadavradan nakil artarsa daha zor olan canlıdan nakil azalacaktır. Bu da organ nakil işlemlerini daha sağlıklı hale getirecektir. Bugün ana tema olarak işlediğimiz 'beyin ölümü' kavramının tanısı aslında yoğun bakımda konur. Bu nedenle beyin ölümünü hasta yakınlarına anlatmak biraz zor olabiliyor" ifadelerine yer verdi. Prof. Dr. Eldegez ayrıca COVID-19 pandemisi ve 6 Şubat depremlerinin kadavradan nakle yönelik azaltıcı bir etki gösterdiğini belirtti.

Bilimsel sunumlar gerçekleştirildi

Açılış konuşmalarının ardından bilimsel sunumlara geçildi. İlk olarak Prof. Dr. Hayrettin Daşkaya'nın “Beyin Ölümü ve Apne Testi Değerlendirmesi" başlıklı sunumunu gerçekleştirirken, daha sonra Prof. Dr. Murat Haliloğlu “Donör Bakımı" hakkında sunum yaptı. Programa verilen aranın ardından Prof. Dr. Halil Atilla İdrisoğlu'nun, “Nöroloji Gözüyle Beyin Ölümü Tanı Kriterleri ve Ön Koşullarının Değerlendirilmesi" sunumu gerçekleştirilirken, onu Dr. Öğr. Üyesi Bahar Atasoy Badur'un “Beyin Ölümünde Radyolojik Değerlendirme" sunumu takip etti. Aranın ardından gerçekleştirilen son oturumda ise Prof. Dr. İlhan İlkılıç'ın “Beyin Ölümünün Felsefi ve Etik Boyutları" sunumu ve Prof. Dr. Dr. h. c. Hakan Hakeri'nin “Beyin Ölümünün Hukuki Boyutları" sunumu yer aldı.

Sağlık alanının en hayati konularından biri olan organ nakli hakkında, en kritik noktalardan biri olan beyin ölümü kavramının işlendiği program, plaket takdimi ve toplu fotoğraf çektirilmesi ile sona erdi.

Üniversitemizden Organ Bağışı Etkinliği